Resmi Gazetede yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile netlik kazanan ve Adalet Bakanlığı internet sitesinde yayımlanan “İnsan Hakları Eylem Planı Uygulama Takvimi”nde vergi hukukunu ve idari yargıyı ilgilendiren önemli hususlar bulunuyor.(Yorumlarımı parantez içlerinde belirttim.)
3 ay çinde gerçekleştirimesi öngörülen faaliyetler şöyle:
– İdari yargıda gerekçeli karar otuz gün içinde yazılacak.
(Böyle bir düzenleme getirilse dahi uyulacağını düşünmüyorum çünkü benzer bir düzenleme HMK’da mevcut ancak hakimler tarafından uygulan(a)mıyor ve bir yaptırımı yok. İdari yargıda, özellikle yıl sonlarında karar verilme tarihi “aralık” yazmasına rağmen kararlar bir sonraki senenin mart – nisan ayında yazılıp tebliğ edilebiliyor.)
– İdareye yapılan başvurularda idarenin cevap verme süresi 60 günden 30 güne indirilecek.
(Tebligatların hızlandığı ve dijitalleştiği düşünüldüğünde 60 gün çok uzun bir süre. İdarenin gerekli belgelere bakıp değerlendirme yapması için 30 günlük sürenin yeterli olduğunu düşünüyorum. Bu düzenleme süreçleri hızlanlandırmak için oldukça olumlu bir gelişme.)
– Vergi suçları için etkin pişmanlık ve zincirleme suç hükümleri uygulanacak.
(Bu düzenleme uzun zamandan beri bekleniyordu. Hiçbir kanuni dayanağı olmamasına rağmen farklı takvim yılında işlenmiş sahte fatura suçları için zincirleme suç hükümlerinin uygulanmaması, uzun süredir eleştirilen bir husustu. Örneğin, aralık ayında bir sahte fatura ve bir sonraki senin ocak ayında bir sahte fatura düzenleyen kişi hakkında, fatura miktarına dahi bakılmaksızın 10 seneye kadar (çünkü iki ayrı suç olarak değerlendiriliyor ve zincirleme suç hükümleri uygulanmıyordu) hapis istemiyle dava açılırken; aynı sene içinde milyon TL tutarında binlerce adet sahte fatura düzenleyen kişi hakkında 5 seneye kadar hapis cezası isteniyordu.)
– Danıştay nezdinde UYAP üzerinden dava açılabilecek.
(Bu sorunu uygulamada şöyle çözüyoruz: herhangi bir idare veya vergi mahkemesinde UYAP üzerinden dava açıp Danıştay’a gönderilmesini istiyoruz. Ancak sonrasında dilekçe sunmak özellikle Ankara’da olmayanlar için gerçekten zor oluyor.)
6 ay içinde gerçekleştirilmesi öngörülen bazı faaliyetler şöyle:
– İdari davaya katılanların tek başına kanun yoluna başvurabilmesi sağlanacak.
– Kamu idarelerinin taraf olduğu aynı nitelikteki uyuşmazlıklarda “pilot dava” usulü getirilecek.
(Nasıl bir düzenleme geleceği tam anlaşılmıyor ancak tahminimce idarenin taraf olduğu “kronik uyuşmazlıklar”ın önüne geçilmesi amaçlanıyor. Mahkeme kararları sadece davanın taraflarını bakımından sonuç doğurduğundan, dava açmayanlar hakkında idare karar alamıyor ve aynı konu hakkında yüzlerce dava açılmasına neden oluyor. Getirilecek düzenlemeyle bunun önüne geçilmek istendiğini düşünüyorum.) Eylem planında “Özgür Birey, Güçlü Toplum; Daha Demokratik Bir Türkiye” vizyonu doğrultusunda insan hakları standartlarını yükseltmek amaçlanıyor.